Kliniğimizde 1991-1995 yılları arasında gebelik ve hipertansiyonda maternal ve perinatal mortalite ve morbidite / Murat Kadıoğlu
Material type:![Text](/opac-tmpl/lib/famfamfam/BK.png)
Tez (Uzmanlık Tezi) -- Uludağ Üniversitesi, 1995
Gebeliğe bağlı hipertansiyon, %5 - 15 oranında görülen maternal ve perinatal marta1 ile ve morbiditenin en önemli nedenlerinden biridir. Bir referans ve eğitim hastanesi olan üniversitemiz hastanesine, Bursa ve çevre illerden özellikle eklamptikler olmak üzere çok sayıda hipertansif gebe gönderilmektedir. Bu çalışma Uludağ üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Kliniği'ne 1991 – 1995 (Eylül ayırta kadar) yılları arasında çelen 3774 gebeden, gebeliğe bağlı hipertansiyon saptanan 389'unun maternai - perinatal mortalite ve morbiditesini araştırmak amacıyla retrospektif olarak yapıldı. Gebeler AGOC sınıflandırmasına göre hafif, ağır, super-empoze preeklampsi, eklampsi ve kronik hipertansiyon olarak ayrıldı. Kliniğimize PIH nedeniyle başvuran 389 gebeyi paritele¬rine, yaşlarına, gebelik haftalarına, antenatal takip durum¬larına, önceki gebeliklerinde PIH hikayesinin varlığına, kan basıncı, proteinüri, ödem, göz dibi bulgularına göre incele¬yerek her grubun maternai ve perinatal mortalité ve morbidit sonuçlarını çıkardık. Sonuçlarımızı ülkemizde ve dünyada bu konuyla ilgili olarak yapılmış araştırmaların sonuç1arıy1a karşılaştırdık. Maternai ve perinatal mortalite ve morbidite nedenleri¬mizin dünya ve ülkemiz sonuçlarıyla benzer olduğu fakat mor¬talite ve morbidite oranlarımızın dünyada, gelişmiş ülkeler ile gelişmekte olan ülkeler arasında yer aldığını, ülkemizde ise üniversite hastaneleri sonuçları ile benzer iken devlet hastaneleri sonuçlarından daha yüksek olduğu ortaya çıkmış¬tır. Bunu komplike olguların çoğunlukla üniversite hastanelerine sevk edilmesine bağladık. Preeklampsi vs eklampsinin gerek ülkemiz gerekse bölge¬mizde maternal ve perinatal mortalite ve morbiditenin önde gelen nedenlerinden birini oluşturduğunu, bu yüzden iyi antenatal bakımla klinik, tablonun ortaya çıkışının veya ağırlaş¬masının önlenmesi, fetus ve anne prognozlarının düzeltilmesi en etkili faktörlerden birisidir. Bu amaca ulaşabilmek için risk altındaki gebelerin hospitalize edilerek yakın takiple¬rinin yapılması ve bu annelerden doğan bebeklerin iyi bir yoğun bakım ünitesinde tedavi edilmeleri gereklidir.
There are no comments on this title.